ŞETARET

ŞETARET
Şenlik. Şatır ve şuh olmak. * Yarım olmak. * Göz ucuyla bakmak. * Hafiflik. (Ağırbaşlılığın zıddı

Yeni Lügat Türkçe Sözlük . 2009.

Игры ⚽ Поможем сделать НИР

Look at other dictionaries:

  • şetaret — is., esk., Ar. şeṭāret Sevinç, şenlik, neşe Bu bedbinlik yerini çocukça bir şetarete bırakıyordu. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şetâret — (A.) [ ترﺎﻄﺵ ] neşe …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • ŞATIR — (Şetaret. den) Neş eli. Şen. * Çevik. Hizmete koşup, her işe hazır bulunan. * Vaktiyle vezirlerin yanında giden asker …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • neşe — is., Ar. neşˀe 1) Mutlu olmaktan doğan ve dışa vurulan sevinç, şetaret Zaferin bütün neşesi bu ihtiyarda idi. F. R. Atay 2) Hafif sarhoşluk, çakırkeyif olma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller neşesi kaçmak neşesini bulmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • şenlik — is., ği 1) Şen olma durumu, şetaret Emine nin yüzüne öyle bir şenlik, çakırımsı şehla gözlerine öyle bir civeleklik geldi ki... O. C. Kaygılı 2) Belli günlerde yapılan, coşku veren eğlendirici gösterilerin tümü, bayram Ne var ki bu şenlik gününde …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”